Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB)
Ruhsal rahatsızlıklar, toplumun geniş kesimlerinde zaman zaman karşılaşılan, geçici ya da uzun süreli psikolojik zorluklardır. Bu tür sorunlar, zorlayıcı durumlar altında geçici olarak görülebilir ve bu gayet normal bir reaksiyondur. Ancak, bu ruhsal rahatsızlıklar uzun süreli hale geldiğinde, uzman bir değerlendirme, düzenli takip ve tedavi gereklidir. Ruhsal bozukluklar, beyin ve sinir sistemimizdeki fonksiyonel ya da yapısal bazı değişiklikler sonucu meydana gelir. Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu (DEHB) da, nörolojik temelli bir ruhsal bozukluktur. DEHB, çoğunlukla çocukluk döneminde ortaya çıkar ve uygun teşhis ve tedavi ile bu dönemde iyileşebilir ya da yetişkinlik dönemine kadar sürebilir. DEHB’nin çeşitli belirtileri vardır ve bu belirtiler bireyden bireye değişiklik gösterir. Genelde, odaklanma sürecinde belirgin azalmalar, dikkati kolayca dağılma, konular üzerinde yoğunlaşmada zorluk, planlanmış aktivitelere adaptasyon güçlükleri, kontrolsüz hareketlilik, sohbetler sırasında dikkatin başka yerlere kayması, sürekli el ile bir şeylerle oynama, ani panik tepkileri ve yüksek sesle konuşma gibi belirtiler gözlemlenir. DEHB, genetik ve çevresel faktörlerin etkileşimi sonucunda ve beyinde dopamin, noradrenalin gibi bazı nörotransmitterlerin dengesiz seviyeleri nedeniyle ortaya çıkar. DEHB’nin tanısı ve tedavisi, bu alanda uzmanlaşmış sağlık profesyonelleri tarafından yapılmalıdır.
Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu Neden Olur?
Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB)’nun kesin nedenleri tam olarak anlaşılmış değildir; ancak, bu durumun çeşitli faktörlerin birleşimi sonucu ortaya çıktığı düşünülmektedir. Bunlar arasında genetik faktörler, beyin işlevlerindeki bozukluklar, stres, çevresel etkiler, bedensel sağlık durumları ve yaşam tarzı seçimleri bulunur. DEHB’ye yol açabilecek diğer önemli faktörler ise şöyle sıralanabilir:
- Sigara Maruziyeti: Gebelik sırasında annenin sigara içmesi veya sigara dumanına maruz kalması, çocukta DEHB gelişme riskini artırabilir.
- Alkol Tüketimi: Anne adayının hamilelik döneminde alkol tüketmesi, çocuğun davranışsal ve bilişsel sorunlar yaşamasına, DEHB dahil olmak üzere çeşitli sağlık problemlerine yol açabilir.
- İlaç ve Madde Kullanımı: Hamilelik sırasında uyuşturucu ve diğer zararlı maddelere maruz kalmak, çocuklarda DEHB ve diğer davranış sorunlarını tetikleyebilir.
- Kurşun Maruziyeti: Çocukluk döneminde kurşun maruziyetinin, DEHB ile ilişkilendirildiği gösterilmiştir.
- Pestisitlere Maruz Kalma: Fetal dönemde pestisitlere maruz kalmanın, çocuğun ilerleyen yaşlarında DEHB geliştirme riskini artırabileceği belirlenmiştir.
- Antidepresan Kullanımı: Hamilelik sırasında bazı antidepresan ilaçların kullanılmasının, çocukta DEHB riskini yükseltebileceği görülmüştür.
- Annenin Yaşı ve Sağlık Durumu: 20 yaşından küçük annelerin çocuklarında, 25 yaşından büyük annelerin çocuklarına göre DEHB görülme olasılığı daha yüksektir. Ayrıca, ruhsal sağlık sorunları yaşayan annelerin çocukları da yüksek risk altındadır.
- Sosyoekonomik Durum: Düşük sosyoekonomik koşullar altında yaşamak, DEHB gelişim riskini etkileyen faktörlerden biridir.
- Erken Yaşta İhmal ve İstismar: Kişinin erken yaşlarda ihmal veya istismara uğraması, DEHB dahil olmak üzere çeşitli ruhsal sağlık sorunlarının gelişimine katkıda bulunabilir.
Bu faktörlerin her biri, DEHB’nin karmaşık doğasını ve çok yönlü tedavi yaklaşımlarının gerekliliğini vurgulamaktadır.
Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu Belirtileri
Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB) semptomları bireyden bireye değişebilir ve bu farklılıklar yaş, cinsiyet gibi çeşitli faktörlere bağlıdır. DEHB’nin belirtileri şöyle sıralanabilir:
Dikkat Eksikliği ile İlgili Belirtiler:
- Kişiler, verilen talimatları başından sonuna kadar takip etmekte zorlanır.
- Odaklanma ve işlerine dikkatlerini vermede sıkıntı yaşarlar.
- Eşyalarını sık sık kaybederler.
- İletişim kurdukları kişilere dikkat etmiyor gibi görünebilirler.
- Detaylara odaklanmada güçlük çekerler.
- Sıkça unutkanlık yaşarlar.
- Zihinsel çaba gerektiren görevleri tamamlamakta zorluk çekerler.
- Genellikle dağınıklık içindedirler.
- İşlerini düşünmeden aceleyle yaparlar.
- Dikkatlerini kolayca dağıtabilecek unsurlara yönelirler.
Hiperaktivite ile İlgili Belirtiler:
- İşlerini sessiz ve sakin bir şekilde yapmakta zorlanırlar.
- Aşırı konuşkan olma eğilimindedirler.
- Risk almayı içeren davranışlara meyilli olabilirler.
- Bazen başkalarını rahatsız edici davranışlarda bulunabilirler.
- Kendilerini sürekli hareket etme ihtiyacı içinde bulurlar.
- Sorular tamamlanmadan cevaplamaya meyilli olabilirler.
- Sıra beklerken sabırsızlanırlar.
- Sıklıkla diğerlerinin konuşmalarına veya olaylara müdahale ederler.
- Konuşurken seslerini yükseltirler, çoğu zaman bağırarak konuşabilirler.
DEHB semptomları, kişinin günlük yaşamını ve işlevselliğini etkileyebilir. Bu nedenle, belirtilerin farkında olmak ve gerekli durumlarda profesyonel yardım almak önemlidir.
Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB) Tedavi Yöntemleri Nelerdir?
DEHB ile mücadele eden bireyler, farklı ortamlarda çeşitli zorluklarla karşı karşıya kalabilirler, bu yüzden tedavi sürecinde her ortamda destek sağlanması kritik önem taşır. Çocuğun tedavi sürecinde, ailenin gösterdiği özen ve dikkat temel taşlardan biridir. Aynı zamanda, okuldaki öğretmenlerin de duruma duyarlı yaklaşmaları ve çocuğun durumunu bilinçli bir şekilde anlamaları gerekmektedir.
DEHB tedavisinde olumlu davranışların pekiştirilmesi, tedavi sürecinde önemli bir yöntemdir. Çocuğun hiperaktivite bozukluğunu yönetmek için gösterdiği olumlu çabalar takdir edilmeli ve ödüllendirilmelidir, bu da olumsuz davranışların azalmasına katkı sağlayabilir. Eğitimde yaşanan dikkat bozukluğu sorunlarının üstesinden gelmek için çocuğun eğitimde ek destek alması önemlidir. Çocuğun özgüvenini artırmak adına, başarılı olduğu alanlarda eğitime öncelik verilmesi, motivasyonunun artırılması ve daha karmaşık konulara adım adım geçiş yapılması faydalı olacaktır.
Uzman tarafından reçete edilen ilaçlar da tedavinin ayrılmaz bir parçasıdır. Bu ilaçlar, çocuğun dikkatini toplamasına yardımcı olur, aşırı hareketliliği kontrol altına alır ve böylelikle eğitim performansının iyileşmesine ve başarı duygusunun artmasına katkıda bulunur. Çocuk, ilaçların sağladığı bu iyileşmeler sayesinde olumlu davranışları sürdürmek için daha fazla çaba gösterebilir.
Tedavi sürecinde ailelerin, öğretmenlerin ve uzmanların işbirliği içinde olmaları, çocuğun DEHB ile mücadelesinde ona en iyi desteği sağlamak ve bu süreci başarıyla atlatmasına yardımcı olmak için hayati öneme sahiptir. Bu bütüncül yaklaşım, çocuğun hem akademik hem de sosyal hayatta daha sağlıklı ve mutlu bir geleceğe adım atmasına olanak tanır.
İzmir Psikolog ve Terapi Merkezi